Ressam ve Heykeltraş Muhittin Sezer’in Don Kişot heykeli
Sanatın esrarengiz büyüsüne kapılıp seksenli yıllarda doğup büyüdüğü ülkeden gidip Paris'e yerleşen Muhittin Sezer, 30 yılı aşan Paris’in sanat yüklü yaşamından zaman zaman uzaklaşıp yurda dönüyor…
Yarı zamanlı Balıkesir’in Susurluk ilçesinde de yaşayan Sezer, kırsalın uyarıcı sakinliğinde yöreyle bütünleşen çalışmalar içine girmekten de geri durmuyor.
Bir sanatçı düşünün ya Paris’in evrensel modernizminin tam ortasında ya da Susurluk kırsalında kendi içinde kendi dünyasında üretmeye devam ediyor. İnternet dahil pek çok elektronik argümandan uzak bir yaşam süren Sezer, tüm gerçek sanatçılar gibi içinde yaşadığı dünyayı farklı gözlerle okumaktan epeyce yorulmuş bir sanatçı.
Tüm yorgunluğuna rağmen yılgınlığa düşmeyen, sürekli ürettiği yapıtlarına sahip çıkan Muhittin Sezer’in Susurluk Belediye'si için yapmış olduğu bazı eserlerden söz etmek istiyorum.
Ayran içen Don Kişot heykeli (Don Quichotte) 2011 yılının belediye yönetimi tarafından yaptırılmış, birkaç yıl sonra başkan ve yönetim değişince yerinden kaldırılmış bir yapıt.
Bir sanat eserinin ait olduğu yerden kaldırılmasını anlamakta zorluk çeksek de Susurluk’tan gelip geçen yolcuların dikkatini çeken duruşu unutulmayacaktır.
İspanyol yazar Miguel De Cervantes Souedra tarafından kaleme alınmış olan Avrupa’nın ilk romanı olarak kabul edilen Don Kişot’un konusu; hayalperest bir adalet kahramanının güldürü dolu maceralarından oluşmaktadır.
Kahramanın tipine ve karakterine uygun olarak heykele tiyatral ve abartalı bir mizah havası vermiş olan Muhittin Sezer, aslında bu heykelde dört yüz yılı aşmış roman kahramanı Don Kişot tiplemesinin üç boyutlu bir karikatürünü yapmıştır.
Yine bir başka eser, mizahi ögeler taşıyan bir kadın figürünün Susurluk Yayık Ayranı'nı dibekte döven bir heykel. Ne yazık ki bu heykel de bulunduğu yerden kaldırılmıştır. Keşke kitlelere estetik duruşunu sergilemeye devam edebilseydi.
Sonra da küskün sanatçıları anlayamamaktan söz ediyoruz! Sanatçı, evrensel yaradılışın pek az sayıda var olan özgün insan formlarından biridir.
Dileğim; sanatı fark edip görebilen gözlerin giderek çoğalması.
Yarı zamanlı Balıkesir’in Susurluk ilçesinde de yaşayan Sezer, kırsalın uyarıcı sakinliğinde yöreyle bütünleşen çalışmalar içine girmekten de geri durmuyor.
Bir sanatçı düşünün ya Paris’in evrensel modernizminin tam ortasında ya da Susurluk kırsalında kendi içinde kendi dünyasında üretmeye devam ediyor. İnternet dahil pek çok elektronik argümandan uzak bir yaşam süren Sezer, tüm gerçek sanatçılar gibi içinde yaşadığı dünyayı farklı gözlerle okumaktan epeyce yorulmuş bir sanatçı.
Tüm yorgunluğuna rağmen yılgınlığa düşmeyen, sürekli ürettiği yapıtlarına sahip çıkan Muhittin Sezer’in Susurluk Belediye'si için yapmış olduğu bazı eserlerden söz etmek istiyorum.
Ayran içen Don Kişot heykeli (Don Quichotte) 2011 yılının belediye yönetimi tarafından yaptırılmış, birkaç yıl sonra başkan ve yönetim değişince yerinden kaldırılmış bir yapıt.
Bir sanat eserinin ait olduğu yerden kaldırılmasını anlamakta zorluk çeksek de Susurluk’tan gelip geçen yolcuların dikkatini çeken duruşu unutulmayacaktır.
İspanyol yazar Miguel De Cervantes Souedra tarafından kaleme alınmış olan Avrupa’nın ilk romanı olarak kabul edilen Don Kişot’un konusu; hayalperest bir adalet kahramanının güldürü dolu maceralarından oluşmaktadır.
Kahramanın tipine ve karakterine uygun olarak heykele tiyatral ve abartalı bir mizah havası vermiş olan Muhittin Sezer, aslında bu heykelde dört yüz yılı aşmış roman kahramanı Don Kişot tiplemesinin üç boyutlu bir karikatürünü yapmıştır.
Yine bir başka eser, mizahi ögeler taşıyan bir kadın figürünün Susurluk Yayık Ayranı'nı dibekte döven bir heykel. Ne yazık ki bu heykel de bulunduğu yerden kaldırılmıştır. Keşke kitlelere estetik duruşunu sergilemeye devam edebilseydi.
Sonra da küskün sanatçıları anlayamamaktan söz ediyoruz! Sanatçı, evrensel yaradılışın pek az sayıda var olan özgün insan formlarından biridir.
Dileğim; sanatı fark edip görebilen gözlerin giderek çoğalması.
Aşçı Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGİN
