HIDRELLEZ DİLEK KAYIKLARI
Hıdrellez geldi çattı. Evrene yine dilekler salınacak, Hızır ve İlyas’ın okyanuslar dağlar aşıp kavuştuğu gecede herkes umutlarını gül dalına asacak, kimi toprağa gömecek kimi akarsulara bırakacak özlem dolu dileklerini… (6 Mayıslar Deniz’lerin deryasını hiç unutturmuyor! Mayıs kokuları onların gül kokusunu getirir her yıl Hızır-İlyas rüzgârıyla. Ruhlarına, dik duruşlarına selam olsun…)
Ve yaşayanlar için hayat devam etmektedir.
Rengârenk giysilerle danslar edilecek, ateşlerden atlanacak, kalın ve sağlam gövdeli ağaçlara sevgiliye sarılır gibi sarılınacak. Meşe, ceviz, çınar, çam, zeytin, kestane ve ıhlamur ağaçları sağlam gövdeli ağaçlardır, yakınınızda varsa birileri kesip yok etmediyse onlara sarılın. Sırtınızı ağacın gövdesine sürtüp sağlık afiyet dileyin. Aman sakın incir, okiliptus, kavak gibi ağaçlara sarılmayın içleri kof ve dayanıksızdır! İşin lâtifesi bir yana her kim neye inanıyorsa gerçek odur. Yeşile sarılalım da hangi yeşil olursa olsun! Yeşil soğan bile olur.
Ha ısırgan otunu unutmayalım, Hıdrellezin simgesidir ısırgan (dalagan). Kapılara asılır, kapı tokmaklarına sürülür ellerin kaşıntısında şifa aranır. Hıdrellez günü yeşillikler ve yumurta yemek adettendir. Yeme içme faslını da unutmayalım, bol bahar sebzeleri ve taze sürgün otlarıyla bezenmiş bir sofraya oturmak “kanımızı sulandırıp tazeler” der eski büyüklerimiz.
Şimdi oturup kâğıttan bir kayık yapacağım. Kâğıda dileklerimi yazıp gül yapraklarıyla beraber kumsalda denize bırakacağım. Deniz alıp götürürse dileklerim tutacaktır, kıyıya geri atarsa tutmayacak! Tabi bunun da kolayı var; kayığı bırakır bırakmaz arkama bakmadan topuklayacağım ki sonucu görmeyeyim!
Her şey normalmiş gibi iyimser zamanların dilekleriyle buradayız, oysa yaşananlar hiç de hayra alâmet bir süreci göstermiyor. İyi dileyelim iyilikler olsun. Hayırlar hayrola, şerler defola. Amin. 🙏
Ve yaşayanlar için hayat devam etmektedir.
Rengârenk giysilerle danslar edilecek, ateşlerden atlanacak, kalın ve sağlam gövdeli ağaçlara sevgiliye sarılır gibi sarılınacak. Meşe, ceviz, çınar, çam, zeytin, kestane ve ıhlamur ağaçları sağlam gövdeli ağaçlardır, yakınınızda varsa birileri kesip yok etmediyse onlara sarılın. Sırtınızı ağacın gövdesine sürtüp sağlık afiyet dileyin. Aman sakın incir, okiliptus, kavak gibi ağaçlara sarılmayın içleri kof ve dayanıksızdır! İşin lâtifesi bir yana her kim neye inanıyorsa gerçek odur. Yeşile sarılalım da hangi yeşil olursa olsun! Yeşil soğan bile olur.
Ha ısırgan otunu unutmayalım, Hıdrellezin simgesidir ısırgan (dalagan). Kapılara asılır, kapı tokmaklarına sürülür ellerin kaşıntısında şifa aranır. Hıdrellez günü yeşillikler ve yumurta yemek adettendir. Yeme içme faslını da unutmayalım, bol bahar sebzeleri ve taze sürgün otlarıyla bezenmiş bir sofraya oturmak “kanımızı sulandırıp tazeler” der eski büyüklerimiz.
Şimdi oturup kâğıttan bir kayık yapacağım. Kâğıda dileklerimi yazıp gül yapraklarıyla beraber kumsalda denize bırakacağım. Deniz alıp götürürse dileklerim tutacaktır, kıyıya geri atarsa tutmayacak! Tabi bunun da kolayı var; kayığı bırakır bırakmaz arkama bakmadan topuklayacağım ki sonucu görmeyeyim!
Her şey normalmiş gibi iyimser zamanların dilekleriyle buradayız, oysa yaşananlar hiç de hayra alâmet bir süreci göstermiyor. İyi dileyelim iyilikler olsun. Hayırlar hayrola, şerler defola. Amin. 🙏
Aşçı Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGİN
