Asci Fok
Yolu Burhaniye'den geçenlere... | Aşçı Fok

Yolu Burhaniye'den geçenlere...

Yolu Burhaniye'den geçenlere...

Burhaniyeli Rahime Akcan körfezdeki komşumun yeğeni. Çok rastlantısal bir tanışmamız oldu. Oysaki rastlantıların rastlantı olduğunu düşünmem pek, vardır bir ilahi sebebi der geçerim. Düşünce haznemizde biriktirdiklerimizi görür yaşarız. Buna inanırım.

Ha bir de ne ilgisi varsa (!) şu deyim sevdiğim nakaratlar arasındadır; “Hacı hacıyı Mekke’de, deli deliyi Dakka’da bulur” Dakka, Bangladeş’in başkenti olarak mı yoksa dakikanın kısaltılmışı anlık bir zaman dilimi midir orası tartışmaya açık! Arayan aradığını bulur ya, o hesap benzer ilgi alanları da benzer insanları bir şekilde biri birine çekiyor işte.

Rahime hanım ile tanışmamız da böylesi bir rastlantı işte… Çalışkan ve üretmeyi çok seven bir hanım. Yıllardır çevresindeki insanlara el emeği tarhanalar, erişteler, salça ve reçeller yapıyormuş ve artık bu el ve ev yapımı lezzetli ürünlerini daha geniş kitlelere ulaştıracağı bir satış noktası oluşturma aşamasına gelmiş. Bugünlerde çalışmalarını bu yönde hızlandırmış. Ben dükkânının açılmasını sabırsızlıkla bekliyorum, beklerken de o lezzetli ürünlerini eşime dostuma tattırmayı ihmal etmiyorum tabi. Sağolsun öyle hoş bir ürün yelpazesi sunuyor ki insanın aklı kalıyor. Zaten Burhaniye bölgesinin doğal ürünleri olan zeytin, zeytinyağı ve kendi arılarının ballarını da ailecek yetiştiriyorlar.

Ramazan öncesinden bu yana anlatmak istiyordum lezzetli mide dostu bebek tarhanasını ve yine son derece lezzetli domates, biber ve nohut ile hazırladığı ekşi tarhanasını. Aslında ne kadar şanslıyız, bizler bir şekilde ev yapımı geleneksel ürünlere ulaşabiliyoruz. Bu toprakların ata yadigârı fabrikasyon olmayan tarhanasına eriştesine. Bunları yapan insanlar çok şükür var, bu insanları yüreklendirip ürünlerine sahip çıkmak demek geçmişimize geleneklerimize sahip çıkmak demektir. Ve tabi geleceğimize, sağlıklı beslenmenin devamına da… Şunu çok merak ediyorum; anneler bebeklerine gerçek besinleri yedirmeyi ne zaman hatırlayacaklar bakalım? Kutulara hapsolmuş, bilmem kaç vitaminli olduğu söylenen kaynağı belirsiz katkı maddeli cafcaflı bebek mamalarının cazibesine kapılmaya daha ne kadar devam edecekler! Bu konu pek vahim ya, neyse…

Rahime hanım, erişteyi de hiç üşenmeyip 4 çeşit hazırlıyormuş. Havuçlu, domatesli, ıspanaklı ve sade sütlüsü…
Eriştenin bütün çeşitlerinden birer avuç alıp tereyağı ve zeytinyağı karışımında yakmadan kavurur gibi yapıyorum. Sonra yeterince suyunu ve tuzunu ilave edip kısık ateşte pişirip demlenmeye bırakıyorum. Zaten 15 – 20 dakika demlenme yetiyor. Üzerine ister peynir ufalayın ister sade yiyin. Şimdi Ramazan’da erik ya da üzüm hoşafıyla nasıl da gider… Etçiler için etlerin yanına da çok yakıştığını ifade etmeliyim. Tabi türlü atraksiyonlara girebiliriz erişte ile. Tavuk veya et parçaları ile biraz da et suyu ile fırına da verilebilir. Üzerine kaşar rendesiyle!

Suda haşlayıp, renkli haliyle yoğurtlu salatası yapılabilir, ayrıca patlıcanlı, kabaklı, kırmızıbiberli, yeşillikli salataları da işin cabası! Sarımsak, sirke, pekmez, sızma zeytinyağı, hardal, yer fıstığı veya ceviz, maydanoz, reyhan yapraklarıyla hazırladığımız bir sos ile de harika bir erişte salatası hazırlanıyor. Aaa ne bu şimdi, yazarken aklıma geldi böylesini önceki yıllarda pek yapardım, en kısa zamanda yine yapmalıyım. Bu defa közlenmiş kırmızı yağ biberi de katayım içine, eminim fark yaratacaktır.

Ayvalık, Burhaniye, Edremit Körfezi taraflarına yolunu düşürecek olanların aklında olsun, Rahime hanım sizin için de ev yapımı lezzetli yiyecekler kotaracaktır. Yalnız bir ricası var; “fazla miktarda isteyenler birkaç gün önce sipariş verirlerse iyi olur, çünkü taze yapıyorum” diyor.

Rahime Akcan
Burhaniye
Tel: 0 507 423 88 25
21 Temmuz 2013 Pazar

6216 okunma

Aşçı Fok
Nurdan ÇAKIR TEZGİN



Son Yazılarım